Pazarlarda taze baklanın görünmesi ile birlikte gazetelerde de baklanın Parkinson hastalığının bulgularını iyileştirdiğine dair haberler arttı. Ben bu noktada hastalarımızı uyarma gereği duyuyorum. Bilindiği gibi baklanın yaprağı levodopa içerir. Biz hastalığın belli evresinden sonra hastalarımıza levodopa içeren ilaçları bulgularının düzelmesi amacıyla başlamaktayız. Levodopa hızlıca dopamine dönüşen bir özellik taşır. Dopamin ise hedef organ olan beyine kan-beyin bariyerini geçemediği için ulaşamaz. Bu nedenle levodopanın beyne ulaşana kadar levodopa şeklinde kalmasını sağlayan enzim yavaşlatıcı maddeler ile birlikte kullanılması gerekir. Bugün kullandığımız levodopa içeren ilaçlar olan Madopar, Sinemet ve Stalevo isimli ajanların içinde bu enzim yavaşlatıcı maddeler levodopa ile birlikte vardır. Böylece levodopanın daha yüksek miktarı kan-beyin bariyerine ulaşarak hedef organa gider. Kan- beyin bariyerine ulaşamayan ve dopamin olarak çevre dokularda kalan miktar fazla olduğunda hastalarda bulantı, kusma, tansiyon düşüklüğü başta olmak üzere zehirlenme belirtisi bulgular ortaya çıkarır. Yukarıda bahsedilen levodopa içeren ilaçlar ile beraber alınan fazla miktardaki bakla aynen zehirlenme bulgularına benzeyen semptomlara yol açar. Bu nedenle Parkinson hastalarının baklayı tüketirken çok dikkatli ve bilinçli olmaları gerekir. Bakla yaprağının 40 gramında 130 mg saf levodopa vardır. PARKİNSON İLAÇLARI İLE BİRLİKTE BİLİNÇSİZCE YENİLEN BAKLA HASTALARIMIZI ACİL SERVİSLERE GİDECEK DURUMA GETİREBİLMEKTEDİR. Acil hekimleri detaylı bir sorgulama ile sorunu tespit edebilirler. Benim hastalarıma önerim bu sebzeyi yerken porsiyonları çok küçük tutmaktır. Baklanın hastalığınıza sağlayacağı fayda sizin ilaçlarınızdan daha mucizevi bir fayda değildir. Saygılarımla bilgilerinize sunarım.